Yeşil çay; üretilirken yaş yaprakları kısa sürede yüksek sıcaklığa tabi tutularak tüm oksidan enzimleri etkisiz hale getirilen, yapraklarında bulunan klorofilleri (renk pigmentleri) parçalanmadan kalan ve fermantasyon işlemi yapılmadığı için yeşil rengini koruyan sağlıklı bir çaydır.
Daha çok polifenol içeren yeşil çayda, siyah çaya göre neredeyse 10 kat daha fazla C miktarda vitamini mevcuttur. Yeşil çayın ayrıca B1 ve B2 vitaminlerini de içerdiği saptanmıştır. Yeşil çay, siyah çaya göre stres azaltıcı ve rahatlatıcı etkiye sahip aminoasit olan teanini daha fazla içerir.
Çay, Türkiye’de en çok tüketilen içeceklerden biridir. Türkiye’de siyah çay yaygın olarak tüketilse de son yıllar yeşil çay tüketimi de arttı. Dünya’da yaklaşık yüzde 25 oranında üretimi yapılan yeşil çay, işlenmesi ve özellikleri nedeniyle siyah çaydan tamamen farklıdır. İşte yeşil çay ile ilgili merak edilenler...
Yeşil çayın demlenmesinde suyu, süresi, kullanılan çayın miktarı ve demlenecek kap önemlidir. Plastik veya alüminyum demleme kaplarını tercih etmeyin. Çay, yeni kaynatılma noktasına gelmiş veya kaynadıktan sonra biraz beklenip suya eklenir ve 4-5 dk demlenmesi beklenir. Demlendiğinde yeşil çay, hafif çimensi bir kokuya, hafif acımsı ve buruk bir tada sahiptir.
Demleme sırasında siyah çaya oranla yeşil çaydan deme daha fazla kateşin geçer. Yapılan bir çalışmada antioksidan olan kateşinlerin yeşil çay deminde, siyah çaya göre 3 kat daha fazla olduğu saptanmıştır.
Gelelim yeşil çay zayıflatır mı sorusunun yanıtına... Yeşil çaydaki kateşinler, kafeinin termogenez etkisi ve yağ oksidasyonunu artırıcı etkisi ile kilo zayıflamaya yardımcı olur ve zayıflama tedavisinde de önerilir. Bu tedavide toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasında ve metabolizma hızının yavaşlamasını engellemede etkilidir. Ancak yüksek tansiyon probleminiz varsa yeşil çay tüketmeden önce mutlaka doktorunuza danışın. Aksi halde tansiyonunuzun yükselmesine neden olabilir.
Pek çok faydası olan bu bitki de aşırı tüketildiğinde fizyolojik ve psikolojik sıkıntılara neden olabilir. Bazı ilaç kullanımıyla birlikte de içmek tehlike doğurabilir.
Aşırı yeşil çay tüketiminin folik asit düzeyini düşürdüğü ile ilgili çalışmalar mevcuttur. Özellikle omurilik ve beyin gelişiminde ortaya çıkan anormaliklere neden olan folik asit eksikliğine hamileler dikkat etmelidir. Yeşil çayın bu nedenle ilk 3 ay çok tüketilmemesi önerilir. Daha sonra ise hekiminin onayı ile günde 1-2 fincan içilebilir.
Emziren annelerin de bu dönemde kafein alımından kaynaklı olarak bebeklerinde huzursuzluklar görülebilir.
Bir fincan yeşil çay (250 ml) 50-100 mg kateşin ve 30-40 gr kafein içerir. Hazırlanma şekli, demleme koşulları, bitkinin miktarı ve tazeliği biyoaktif bileşenleri etkileyebilir. Günde en fazla 3 fincanın üzerinde tüketilmesi çok önerilmez.
Günde 1,5 gr kafein alacak şekilde tüketilmesi, olumsuz fiziksel ve psikolojik etkiler yaratabilir. Bunun sonucunda uykusuzluk, huzursuzluk, iştah kaybı ve baş ağrısı gibi etkiler görülebilir. Özellikle uykusuzluk problemi yaşayanların kahvaltılarda veya gün içinde tüketmesi daha uygun olacaktır.
Yeşil çayın kendine has aroması ve kokusu herkesi cezbetmez. Buna karşılık çayınıza limon, yasemin, meyve kabukları, çubuk tarçın ve karanfil ekleyebilirsiniz. Yeşil çay tüketirken içine mineralli su da ilave edebilirsiniz. Ancak, böbrek hastalarının, tuz kısıtlaması olanların dikkatli tüketmeleri önerilir. Özellikle yaz aylarında fazlaca terle kaybedilen minerallerin yerine konması için iyi bir tercih olabilir. Bu şekilde hazırlanmış yeşil çay, canlandırıcı etkisiyle de birleşince yaz ayları için iyi bir içecek alternatifi olacaktır.